×

Türkçe "Off" - Feyza Hepçilingirler

21,40 TL (vergi dahil)
Stok Kodu :
122-3730
Eser Sahibi :

Bilgi kartı

Durum
İkinci el Kitap
Dil
Türkçe
Boyutlar
13.5 cm / 19.5 cm
Sayfa Sayısı
345
Cilt Durumu
Karton Kapak
Baskı Sayısı
21. Baskı
Baskı Yılı
2004
Baskı Yeri
-
Kondisyon
Çok iyi durumda
Resim Detay
Resimler Ürünün Kendi Resimleridir.
İkinci el kitaplar hakkında bilgilendirme
  • imzakitap.com' da İkinci el ve Sıfır Kitaplar satılamaktadır. İkinci el kitaplarda Resim üzerinde  İkinci el kitap  logolu kitap etiketi ile Sıfır Kitaplar ise  Sıfır Kitap  logolu etiket ile belirtilmektedir. Ayrıca ürün özelliklerinde  Durumu kısmında da ürün ile ilgili Kullanılmış ikinci el ürün, Sıfır Hiç kullanılmamış ürün olarak belirtilmiştir. Satıştaki ürünlerin birebir kendi fotoğrafları kullanılmaktadır temsili resim çok nadir kullanılmakta olup bu detay ürün özelliklerinde bölümünde Ürün resimleri temsilidir detay resimlere bakınız  uyarısı ile belirtilir. Bu durumlarda ürüne ait resimler detay resimlerine yani ikinci üçüncü resimlere eklenir sadece vitrin resmi temsili olarak kullanılmaktadır. 
    • imzakitap.com' da satın alacağınız ikinci el kitaplar ve efemera ürünleri 3 Aşamalı kontrollerimizden geçirilerek satışa çıkartılmaktadır. Fotoğraflama aşamasında kontrol, Ürün bilgileriniz kaydetme aşamasında kontrol ve Satış Sonrası kargolama aşamalarında son kez kontrol edilerek adresinize kargolanır. Bu alanda sistem sürekli yenilenerek ürünlerdeki varsa hata ve eksiklikler sisteme eklenerek müşterilerimizin daha detaylı bir şekilde bilgilendirilmesi hedeflenmektedir.
  • imzakitap.com da satılan tüm ürünlerin stok durumu günceldir. Stoklarda görünen ve siparişe izin verilen tüm ürünler kendi stoklarımızda mevcuttur. imzakitap.com'da asla kendi stokları dışında başka firmaların stoklarındaki ürünler satılmamaktadır. Tüm ürünler kendi stoklarımızdan kendi kontrollerimizden geçirilerek gönderilmektedir. Gönül rahatlığı ile sipariş verebilirsiniz.
Açıklama
  • "İki haftada bir, yeryüzünden bir dil daha eksiliyor." Ne zaman buna benzer bir haber okusam Türkçe ile ilgili kaygılarım artıyor. Ne yapabilirim, diye yeniden düşünmeye başlıyorum. "Siyah Beyaz” gazetesinde dil yazıları yazmaya başlamam da bu nedenledir; bu yazıları genişletip elinizdeki kitabı oluşturmaya karar vermem de...
  • Pek çoğumuzun Türkçe konusuna duyarlı olduğunu biliyorum. İnsanlar yanlış yapmak istemiyorlar; ama yanlış yapmamak için ellerinde ne var? Edinmedikleri bir bilgiden yararlanmaları elbette söz konusu değil. Nerede öğretiliyor Türkçe? Örgün öğretim içinde okullarımız yeterli bir Türkçe bilgisi, bilinci, sevgisi veriyor mu? Hayır. Yaygın öğretim diyebileceğimiz yazı11, görsel, işitsel basın bu konuda yardımcı olabiliyor mu insanlara? Yine hayır. Türkçe konusunda gerçekten titizlik gösteren kişiler bile çoğu kez eleştirdikleri yanlışları yapmaktan kurtulamıyorlar. Bunda dilbilimcilerin ortak bir dil, ortak bir kavrayış geliştirememiş olmasının payı var. Türkçenin hangi yöntemle daha iyi öğretilebileceğinin hiç tartışılmamış olmasının; herkesin yanlışlardan yakınırken doğrusunun ortaya konmamış olmasının ... Daha pek çok şeyin. Bunları söylerken Türkçe duyarlılığının arttığını, birçok kişinin gazetelerde dil yazısı yazmaya başladığını unutuyor değilim. Ancak yakından bakıldığında bu yazarlardan çoğunun Türkçe diye Osmanlıcanın kurallarını dayattığını, kullanımda eski ya da yabancı sözcüklerin yanlış söylenmesi ve yazılmasından öte pek bir yanlış bulamadıklarını da görmüyor değilim. "Camisi” mi doğrudur, "camii” mi; "pantalon” mu diyelim, "pantolon" mu; "hastane” mi yazalım, "hastahane” mi? Bu sorular gündeme getirildiğinde Türkçe konuşunda aydınlanmış olmamak bir yana, dil bilinci iyice bulanıklaşıyor; ayrıca sürekli olarak bunlar tartışıldığına göre, Türkçenin bundan başka ve daha ciddi bir sorunu olmadığı yargısı güç kazanıyor.
  • Öte yandan, yine tek sorun buymuş gibi, Türkçeye hızla doluşmakta olan yabancı sözcüklere dikkatimiz çekiliyor. "Dilde kirlenme” diye adlandırılan bu sorunu çözmek İçin yasa taslakları hazırlanıyor, "yasakçı zihniyet" yeni bir yasak alanı bulmanın sevinciyle dört elle sarılıyor konuya. Bu arada unutulanlar, sözdiziminden vurguya; yazımdan, noktalamadan tonlamaya; anlamdan anlatıma bütünüyle Türkçe oluyor.
  • Türkçe, yalnızca yabancı sözcüklerden ibaret değil ki! Türkçeye özen göstermek, yabancı sözcük kullanmamak ya da kullanıldığında bunları doğru yazıp söylemeye dikkat etmek de değil, Türkçenin özel yapısı, kendine özgü kuralları var mıdır? Varsa bunlar nelerdir?
  • Yeni bir dilbilgisi kitabı yazıp bütün bu düşündüklerimi açıklayabilirdim. Öyle yapmadım. Böyle bir kitabın hem çok okuru olacağını hem de yalnızca konuyla doğrudan ilgilenenleri "hedef kitle” alacağını bildiğim için... "Medya ”ya yönelik eleştirilerimle dil kavrayışımı birleştirerek keyifle okunabilecek bir kitap oluşturmak istedim. İstedim ki bu kitap bir "Medya eleştirisi” kitabı da olsun, bir "Dil yanlışları” kitabı da. Bu yüzden bütün örnekleri yazılı, daha çok da görsel basından seçtim. Yanlış kullanım örneklerini aldığım kişilerden beni bağışlamalarım dilerim. En iyi yöntemin, yanlıştan kalkarak doğruya ulaşmak olduğunu, kalıcı bilginin en iyi bu yolla edinilebileceğini düşündüğüm için böyle davrandım.
  • Gözüm en çok gençlerde. Bu kitabı en çok onların okumasını, okurken gülümsemelerini, yararlanabileceklerse de yararlanmalarını diliyorum.
  • Kitabı yazmamda, basmamda katkısı olan herkese teşekkür ederim.
Devamını oku.Show less
Ürün Detayları
122-3730

Bilgi kartı

Durum
İkinci el Kitap
Dil
Türkçe
Boyutlar
13.5 cm / 19.5 cm
Sayfa Sayısı
345
Cilt Durumu
Karton Kapak
Baskı Sayısı
21. Baskı
Baskı Yılı
2004
Baskı Yeri
-
Kondisyon
Çok iyi durumda
Resim Detay
Resimler Ürünün Kendi Resimleridir.
Taksit Tablosu
Son görüntülenen

Menü

Müşteri Hesabı

Özel Menü

Favori listesine kayıt yapmak için ücretsiz bir hesap oluşturun.

Oturum Aç