Mağrurlar - Lawrence Sanders

ISTIRAP ÇEKMESİNİ HİÇ istemedim, dedi, içtenlikle ve Bernard Gilbert'in kimliğini göstererek, «Sahiden istemedim,

«lstırap diye adamın yanağına hafifçe vurarak mırıldandı kadın. (Aklı başında değildi ki, komadaydı.»

«Ama ben onun mutlu olmasını istedim» diye bağırdı Daniel Blank.

«Elbette,» dedi- yatıştırıcı bir sesle kadın, «anlıyorum ben.»

Celia'nın kucağına koşmak için, Gilbert'in ölümünü beklemişti, Tıpkı Lombard'ın ölümünden sonra koştuğu gibi. Ama bu seferki, başkaydı.- Bir boğulma, bir geri çekilme duygusuna kapılmıştı. Artık kadına, öğütlerine ve okuduklarına hiç bir ihtiyacı kalmadığını sanıyordu. Becerdiği işin tadına, yalnız kalıp da varmak istiyordu. Kadın anladığını söylemişti, ama elbette hiç bir şey anladığı yoktu. Nasıl anlayabilirdi ki? Sefil, her tarafı toz içindeki odada, çırılçıplaktılar, ıssız ev çevrelerinde dönüyor gibiydi. Adam, kadının karşısında iktidarsız kalabileceğini düşündü, ama emin değildi, ayrıca aldırdığı da yoktu. Hiç önemi yok. (Hata, adama önden yanaşmak oldu,» dedi düş tu bunun.

Düşünceli bir tavırla. «Kim bilir, belki kafatası o kısımda daha kuvvetli ya da beyin o kadar hassas değil, ama adam sırtüstü düştü ve dört gün de • yaşadı. Bir daha yapmayacağım böyle bir şey, Kimsenin ıstırap çekmesini istemiyorum.»

«Ama gözlerini gördün, değil mi? » diye yumuşak bir sesle 'sordu kadın.

(Oh, evet.»

(Ne gördün peki? »

(Şaşkınlık. Şok. Teslimiyet, Akıl erdirme, Ve derken, en son anda, bambaşka bir şey. «Ne?»

«Bilemiyorum. Emin değilim. Galiba boyun eğimiş. Ve bir çeşit, bilen kişiye özgü sakinlik. O kadar zor ki anlatması.»

«Oh», dedi- kadın.- «Ohl evet Son. Hepimiz aynı şeyin peşinde değil' miyiz yani?- En son kelime. Tamamlama. Katoliklik veya Zen dini; Komünizm veya Anlamsızlık. Ne -istersen. Ama Darı, buna muhtaç Olduğumuz doğru değil mi? Hepimiz muhtacız buna ve kavuşmak için ya kendimizi alçaltacağız, ya da başkalarını köle edeceğiz. Ama acaba bu, hepimiz -için bir mi, yoksa her birimiz için bir mi? Asıl sorun. bu değil mi? Bence herkes için bir, salt bir var. Ama bence yollar ayrılıyor. Herkes kendi yolunu bulmak zorunda. Sana önceden ne kadar güzel bir - vücudun olduğunu hiç söylemiş miydim, sevgilim?»

Kadın bir yandan konuşuyor, bir yandan da adama yumuşakça dokunuyor, ağır ağır erkekliğini uyandı(şuranı biraz traş ettin mi? Bir de şurasını?»