Yine'de İdealizm - Celalettin KURT

Nesillere uzak hedeflerin gösterilmediği, günübirlik hayat tarzlarının dem içinde demler tutturulduğu, vurgunun, soygunun, talanın at oynattırıldığı bir Türkiye'de, dupduru bir idealizmin hâlâ yer var mıdır? Diye soranlarınız mutlaka olacaktır.

Ülke çehremize bakıp, bu soruya cevap vermek imkansız gibi görünse de, idealizmi, Türkiye'nin aydınlık ufuklarının yakalanmasında, ısrarla tek çare olarak görmek gerekir. Çünkü, olumsuzluklar zaviyesinde sergilenen onca yanlışlığın içinde, yine idealizmden başka bir yol yoktur.

Umut yerine umutsuzluk tohumlarının ekildiği naif yansımaların tamamen raflara kaldırıldığı bir dönemde; kalmadı dense bile sayılan çok aza inmiş idealistlerimiz hâlâ Türkiye'de mevcuttur. Belki de onların yüzü suyu hürmetine bu memleket hâlâ ayakta durabiliyordur. Yoksa, içerden ve dışardan yapan anca ihanete rağmen, bu memleket nasıl ayakta kalabiliyordur.

Büyük bir devletin bekasını düşleyenler, bugün nicelik ve nitelik açısından az sayıda olsalar bile, bunların; nitelikleriyle, nicelikleriyle, meziyetleriyle geleceğin ufuklarına pencereler araladıklarına inanıyorum. Yine burada; hani bunlar neredeler? Gibisinden bir soru gelebilir! Ben inanıyorum ki bunları Türkiye'nin, hatta bütün dünyanın dört köşesine dağılmışlar; sabır ve tevekkülle, nakış nakış inandıkları ideallerin naif kozalarını örmektedirler. Örülen bu kozaların semereleri bugün görülmese de, yarınlarımızda mutlaka görülecektir.

Bir memleketin kereliğine, oluşturacağı ilim, medeniyet, kültür yapılanmaları delâlet eder. Eğer ortada ilim, medeniyet ve kültür yapılanmaları yoksa, o memleket açısından aydınlık günler de yok demektir. Yani ilim, sanat, kültür normları dumura uğramasa; bu normların tekrar ihyası gereklidir. Bunun içinde, yine idealizm devreye girmeli; Türkiye'nin ufukları kutlu mefkurelerle beslenmelidir.